07-03-2013, 11:24 AM
HAVALANDIRMA
1.1 Havalandırmanın Nedenleri
Gemi ile taşınan yüklerlere hasar vermeden yüklendiği gibi teslim etmek, denizde yük taşımanın ana prensibidir. İşte ambarlara yüklediğimiz yüklere hasar vermeden taşıyabilmek için bilinçli havalandırmanın önemi çok büyüktür. Havalandırma ambarlarda meydana gelebilecek:
- Rutubet
- Terleme
- Yoğuşma
- Isınma
- Zararlı gazlar
- Kokular
- Buharlaşma
- Duman
gibi maddeleri yüke zarar vermeden ambardan dışarı atmaktır. Aksi takdirde yukardaki hususlar, zamanla ve çeşitli yollardan hem yüke hemde gemi bünyesine önemli zararlar verir.Bu zararları da; ıslanma, paslanma, çürüme, kokuşma, filizlenme, böceklenme ve yanma şeklinde özetleyebiliriz. Gemiden kaynaklanan hatalardan dolayı yüke gelecek olan zararların faturasını da armatör öder.
1.2 Rutubet
Yüklerin çoğu, özellikle yiyecek maddeleri önemli ısı değişikliklerinden dolayı hasar görebilir. Yükleme ve boşaltma limanı arasındaki taşıma süresince iklim değişikliğinden dolayı sıcaklık değişiklikleri ile karşılaşmak doğanın genel yapısı gereğidir. Aşın ısınmalar bazı yüklerin bozulmasına neden olabileceği gibi, süratli sıcaklık düşmeleri havanın yoğuşmasına sebep olabilir. Ambarlardaki havanın yoğuşması yük ve gemi bünyesinde terlemelere sebep olacak bu husus da yine yüklere hasar verecektir. Ambarlardaki havanın yoğuşması soğuk bölgelerden sıcak bölgelere geçişte meydana gelebileceği gibi sıcak bölgelerden soğuk bölgelere geçişte de meydana gelir. Örneğin eğer yükleme soğuk bir bölgede yapılmış ise, yük ve ambar içindeki hava soğuktur. Havanın ısındığı bir böigeye geldiğimizde eğer dışarıdaki sıcak havayı ambara verecek olursak, bu sıcak hava ambardaki soğuk yüzeyler ile temas ederek yoğuşur. işte böyle durumlarda havalandıma yapılmamalıdır. Yani dışardaki hava ambar içindeki havadan daha sıcak olduğu zamanlar havalandırma yapılmamalıdır. Bir başka değişle rutubetli havanın ambara girmesine izin verilmemelidir. Önemli olan, atmosferdeki hava sıcaklığı ile ambar içindeki hava sıcaklığı arasındaki farkı yoğuşma olmayacak derecede yavaşça değiştirip bu farkı minimuma indirmek, hatta ortadan kaldırmaktır. Bu iş içinde havalandırma gereklidir. Bu hususu daha iyi anlayabilmek için; doymuş hava, bağıl nem, özgül nem, mutlak nem ve yoğuşma noktası gibi ifadelerin bilinmesine
gerek vardır.
Doymuş Hava : Belirli bir sıcaklıkta, içinde maximum nem
miktarını yoğuşturmadan tutabilen havaya doymuş hava
denir. Doymuş havanın ısısı düşerse içinde taşıdığı ve gözle
görülemeyen nem yoğuşur ve su olur. Eğer doymuş
havanın sıcaklığı yükselirse bu hava daha fazla nem
taşıyabilir.
Bağıl Nem : Hava içindeki gerçek nem miktarının, o
sıcaklıktaki doymuş nem miktarına olan oranına bağıl nem
denir.
Özgül Nem : Belirli bir hacimdeki kuru hava içinde bulunan
nemin ağırlığına özgül nem denir.
Mutlak Nem: Eğer kuru havanın miktarı birim cinsinden
ifade edilmiş ve bunun içindeki nem miktarı da yine birim
cinsinden ifade edilmiş ise buna mutlak nem denir. Yani
İm3 kuru hava içinde 0,001 gr nem bulunmaktadır diyorsak mutlak nemi tarif etmiş oluruz.
Yoğuşma Noktası (Çiğ Noktası) : Havanın içinde bulunan nemi yoğuşturmadan tutabileceği sıcaklık derecesine yoğuşma noktası denir. İngilizce adı "Dew Point" olan bu değer ambar havalandırılmasına esas teşkil etmektedir. İşte ambarların içinde bulunan havanın yoğuşarak yüke zarar vermesini önlemek, ancak ambarlardaki havanın sıcaklığını kontrol etmekle mümkündür. Bir başka değişle ambar içindeki havanın sıcaklığı yoğuşma noktasının altına düşmemelidir. Ambar içindeki havanın yoğuşma noktasının ne olduğu ise kuru ve yaş termometre kullanarak tespit edilebilir. Bunun için önce, hazırlanmış tablolardan bağıl
nem bulunur, sonra bağıl nem ile yine özel hazırlanmış tablolara girilerek yoğuşma noktası bulunur, yoğuşma noktasını bulmak için kullanılan diğer bir yol ise saykrometrik haritalar yani nem miktarını bulmak için yapılan özel haritalar kullanılır (Şekil-45).
1.3 Yük ve Ambar Terlemesi
Ambar içindeki hava; içindeki nemi tutamayacak kadar soğursa bu nem yoğuşarak gemi yüzeyinde ve yükler üzerinde su damlacıkları oluşturur, işte denizcilikte, bu yoğuşma olayına terleme denir. Bilindiği gibi tropik bölgelerde hava sıcak olduğu için bu bölgelerde yüklenmiş yükler de sıcaktır. Sıcak havanın içindeki nem miktarı yüksektir. Gemi daha soğuk bölgelere geldiği zaman, gemi bünyesinin soğuması sonucu ambar içindeki sıcaklık düşecek ve gerek gemi iç bünyesinde yani güverte altında ve postalarda gerekse yük üzerinde terlemeler görülecektir. Ayrıca bazı yükler özellikleri dolayısı ile havanın rutubetini emer sonra da bu rutubet yoğuşarak tekrar terlemeye dönüşür. Gerek yükün gerekse ambarın terlemesi kontrol edilemez ise, sonuçta önemli yük hasarları meydana gelir. Eğer terlemenin önüne geçmek için alınan tedbirler gemi jurnaline kayıt edilmez ise geminin hiçbir tedbir almadığı kabul edilir ve sorumluluk daha büyük olur. Terlemenin hasarını azaltmak için yük altına daneç sermek ve ambarları havalandırmak alınması gereken tedbirlerdendir.
1.4 Havalandırma kuralları
Havalandırmaya karar verilmeden önce ambar içindeki hava ile dışarıdaki havanın yoğuşma noktalarını tespit etmeliyiz. Bunun için kuru ve yaş termometrelerden alınan değerler ile ya cetvellere ya da özel haritalara girilerek bu değerler tespit edilir. İçerideki ve dışarıdaki havanın yoğuşma noktaları bulunduktan sonra havalandırma için aşağıdaki kural uygulanır. a - Eğer dışarıdaki havanın yoğuşma noktası, içerideki
yoğuşma noktasından daha düşük ya da eşit ise
havalandırmaya devam edilir.
b - dışarıdaki havanın yoğuşma noktası içeridekinden daha yüksek ise havalandırma yapılmaz.
1.5 Havalandırma Şekilleri
Genel olarak üç türlü havalandırma sistemi bulunmaktadır. Bunlar:
1.5.1 Tabii havalandırma
Bu sistem eskiden inşa edilmiş gemilerde bulunmaktadır. Bu tür havalandırmada ana güverteye monte edilmiş ve yük kompartımanları ile irtibatlı manikalar kullanılır. Manikalardan bir ambarın baş tarafına diğeri ise kıç tarafa monte edilmiş olup, bunlardan biri rüzgar üstüne diğeri rüzgar altına döndürülerek, yük kompartmanları içindeki
hava sirküle edilerek değiştirilmek suretiyle havalandırma yapılır. Havalandırma yapılmayacağı zamanlar manikaların klapeleri ve kapeleleri kapatılmalıdır (Şekil-46).
şekil - 46
1.5.2 Otomatik havalandırma
Bu tür havalandırma özel soğutulmuş bölmeler için kullanılan bir sitemdir. Özel bölmenin ısısı belirli bir sıcaklığa ulaştığında sistem otomatik olarak devreye girer
1.5.3 Mekanik havalandırma
Ambarlardaki rutubet miktarını kontrol için daha gelişmiş gemilerde tabi havalandırma yerine ambarlara hava basan ya da hava emen fanlar kullanılır. Prensip olarak ambarlardaki havanın yoğuşma noktasını düşürmeyi amaçlayan bu tür havalandırma sonucunda gemi ve yük terlemesi önlenmiş olur (Şekil - 47).
Şekil - 47
1.6 Bazı Yüklerin Havalandırılması
Gemi ile taşınan yükler, kimyasal ve fiziksel reaksiyonlar sonucunda; yanma, patlama, kızışma, ıslanma, paslanma, çürüme, filizlenme, böceklenme ve kurtlanma gibi tehlikelerle karşı karşıyadır. Bu tehlikelerden kurtulmanın tek yolu ise bilinçli havalandırmadır. Bazen yanlış yapılan havalandırma tehlike ve hasar riskini daha da arttırır. Aşağıda bazı yüklerin havalandırma yöntemleri hakkında özet bilgiler verilmiştir.
Dökme Kömür Yükü : Maden kömürünün en önemli özelliği metan gazı çıkartmasıdır. Bilindiği gibi bu gaz havaya belirli bir oranda karıştığı zaman eğer bir kıvılcım ile temas ederse patlar. Kömür madenlerinde meydana gelen grizu patlaması bu tür olaylardandır. Metan gazı havadan daha hafif olduğu için, (yaklaşık yarısı kadar) serbest kaldığı
zaman ambar içinde yükselerek yükün yüzeyindeki boşlukta toplanır. Normal olarak tabii havalandırma yolu ile buradan dışarı atılır. Dökme kömür yükü ambardaki oksijen ile temas ettiği zaman için için yanma özelliğine de sahiptir. Bu yanma özelliği dolayısı ile kömür yükünün havalandırılması bazen tehlikeli olabilir. Ancak bu için için yanma özelliği kömür ocaklarından yeni çıkartılmış kömür¬lerde görülmez. Bu husus daha ziyade stoklarda çok beklemiş kömürlerde görülmektedir. Onun için maden kömürleri stoklarından örnekler alınarak tahlil yaptırılır ve taşınacak kömürün özelliği hakkında bilgi sahibi olunduktan sonra havalandırma konusuna karar verilir, için için yanan kömür yükü derinlemesine havalandırılmaz.
Tahıl Yükleri: Bu yükler uygun sıcaklık ve rutubeti bulduklarında filizlenir. Bu gibi durumlarda tahıl yükünün havalandırılması gereklidir. Ancak tahıl yüklü ambarlar, dışarıda kuru hava varsa havalandırılmalıdır. Aksine ambarda ani sıcaklık düşmeleri yoğuşmaya neden olabilir. Yoğuşma nedeni ile tahıl yüküne karışan su filizlenmeye ve yükün kızışmasına sonrada gaz çıkartmasına sebep olur. Tahıl yükünün havalandırılmasında dikkat edilmesi gereken şey içerideki hava ile dışarıdaki hava arasında sıcaklık farkının minimuma indirilmesidir.
Pirinç Yükü: Pirinç rutubetten çok etkilenen bir yük olup, rutubetlenince kızışarak koku çıkarır. Böylece aynı ambarda kokudan bozulacak yüklerinde hasar görmesine neden olur. Ayrıca pirinç yükü karbondioksit gazıda çıkartmaktadır.
Onun için pirinç yüklü ambarlar iyice havalandırılmadan içine girmemelidir.
Taze Meyve Yükü: Meyve yükü taşınırken en önemli husus ambarda sık sık sıcaklık kontrolü yapılmasıdır. Aksi takdirde çok büyük yük hasarları ile karşılaşmak her zaman mümkün olabilir. Onun için bu yüklerde havalandırmanın birinci amacı ambar içindeki ısıyı sabit tutmaktır. Sıcaklık yükler arasındaki devamlı bir hava sirkülasyonu sağlamakla kontrol altında tutulur. Bunun için hem havalandırma fanları, hemde yük yüklenirken bırakılmış olan hava kanal¬larından yararlanılır. Taze meyva taşımak için inşa edilen özel gemilerde havalandırma çok modern usullerle yapılmakta ve geminin bütün yük kompartmanlarındaki sıcaklık sabit tutulmaktadır.
1.1 Havalandırmanın Nedenleri
Gemi ile taşınan yüklerlere hasar vermeden yüklendiği gibi teslim etmek, denizde yük taşımanın ana prensibidir. İşte ambarlara yüklediğimiz yüklere hasar vermeden taşıyabilmek için bilinçli havalandırmanın önemi çok büyüktür. Havalandırma ambarlarda meydana gelebilecek:
- Rutubet
- Terleme
- Yoğuşma
- Isınma
- Zararlı gazlar
- Kokular
- Buharlaşma
- Duman
gibi maddeleri yüke zarar vermeden ambardan dışarı atmaktır. Aksi takdirde yukardaki hususlar, zamanla ve çeşitli yollardan hem yüke hemde gemi bünyesine önemli zararlar verir.Bu zararları da; ıslanma, paslanma, çürüme, kokuşma, filizlenme, böceklenme ve yanma şeklinde özetleyebiliriz. Gemiden kaynaklanan hatalardan dolayı yüke gelecek olan zararların faturasını da armatör öder.
1.2 Rutubet
Yüklerin çoğu, özellikle yiyecek maddeleri önemli ısı değişikliklerinden dolayı hasar görebilir. Yükleme ve boşaltma limanı arasındaki taşıma süresince iklim değişikliğinden dolayı sıcaklık değişiklikleri ile karşılaşmak doğanın genel yapısı gereğidir. Aşın ısınmalar bazı yüklerin bozulmasına neden olabileceği gibi, süratli sıcaklık düşmeleri havanın yoğuşmasına sebep olabilir. Ambarlardaki havanın yoğuşması yük ve gemi bünyesinde terlemelere sebep olacak bu husus da yine yüklere hasar verecektir. Ambarlardaki havanın yoğuşması soğuk bölgelerden sıcak bölgelere geçişte meydana gelebileceği gibi sıcak bölgelerden soğuk bölgelere geçişte de meydana gelir. Örneğin eğer yükleme soğuk bir bölgede yapılmış ise, yük ve ambar içindeki hava soğuktur. Havanın ısındığı bir böigeye geldiğimizde eğer dışarıdaki sıcak havayı ambara verecek olursak, bu sıcak hava ambardaki soğuk yüzeyler ile temas ederek yoğuşur. işte böyle durumlarda havalandıma yapılmamalıdır. Yani dışardaki hava ambar içindeki havadan daha sıcak olduğu zamanlar havalandırma yapılmamalıdır. Bir başka değişle rutubetli havanın ambara girmesine izin verilmemelidir. Önemli olan, atmosferdeki hava sıcaklığı ile ambar içindeki hava sıcaklığı arasındaki farkı yoğuşma olmayacak derecede yavaşça değiştirip bu farkı minimuma indirmek, hatta ortadan kaldırmaktır. Bu iş içinde havalandırma gereklidir. Bu hususu daha iyi anlayabilmek için; doymuş hava, bağıl nem, özgül nem, mutlak nem ve yoğuşma noktası gibi ifadelerin bilinmesine
gerek vardır.
Doymuş Hava : Belirli bir sıcaklıkta, içinde maximum nem
miktarını yoğuşturmadan tutabilen havaya doymuş hava
denir. Doymuş havanın ısısı düşerse içinde taşıdığı ve gözle
görülemeyen nem yoğuşur ve su olur. Eğer doymuş
havanın sıcaklığı yükselirse bu hava daha fazla nem
taşıyabilir.
Bağıl Nem : Hava içindeki gerçek nem miktarının, o
sıcaklıktaki doymuş nem miktarına olan oranına bağıl nem
denir.
Özgül Nem : Belirli bir hacimdeki kuru hava içinde bulunan
nemin ağırlığına özgül nem denir.
Mutlak Nem: Eğer kuru havanın miktarı birim cinsinden
ifade edilmiş ve bunun içindeki nem miktarı da yine birim
cinsinden ifade edilmiş ise buna mutlak nem denir. Yani
İm3 kuru hava içinde 0,001 gr nem bulunmaktadır diyorsak mutlak nemi tarif etmiş oluruz.
Yoğuşma Noktası (Çiğ Noktası) : Havanın içinde bulunan nemi yoğuşturmadan tutabileceği sıcaklık derecesine yoğuşma noktası denir. İngilizce adı "Dew Point" olan bu değer ambar havalandırılmasına esas teşkil etmektedir. İşte ambarların içinde bulunan havanın yoğuşarak yüke zarar vermesini önlemek, ancak ambarlardaki havanın sıcaklığını kontrol etmekle mümkündür. Bir başka değişle ambar içindeki havanın sıcaklığı yoğuşma noktasının altına düşmemelidir. Ambar içindeki havanın yoğuşma noktasının ne olduğu ise kuru ve yaş termometre kullanarak tespit edilebilir. Bunun için önce, hazırlanmış tablolardan bağıl
nem bulunur, sonra bağıl nem ile yine özel hazırlanmış tablolara girilerek yoğuşma noktası bulunur, yoğuşma noktasını bulmak için kullanılan diğer bir yol ise saykrometrik haritalar yani nem miktarını bulmak için yapılan özel haritalar kullanılır (Şekil-45).
1.3 Yük ve Ambar Terlemesi
Ambar içindeki hava; içindeki nemi tutamayacak kadar soğursa bu nem yoğuşarak gemi yüzeyinde ve yükler üzerinde su damlacıkları oluşturur, işte denizcilikte, bu yoğuşma olayına terleme denir. Bilindiği gibi tropik bölgelerde hava sıcak olduğu için bu bölgelerde yüklenmiş yükler de sıcaktır. Sıcak havanın içindeki nem miktarı yüksektir. Gemi daha soğuk bölgelere geldiği zaman, gemi bünyesinin soğuması sonucu ambar içindeki sıcaklık düşecek ve gerek gemi iç bünyesinde yani güverte altında ve postalarda gerekse yük üzerinde terlemeler görülecektir. Ayrıca bazı yükler özellikleri dolayısı ile havanın rutubetini emer sonra da bu rutubet yoğuşarak tekrar terlemeye dönüşür. Gerek yükün gerekse ambarın terlemesi kontrol edilemez ise, sonuçta önemli yük hasarları meydana gelir. Eğer terlemenin önüne geçmek için alınan tedbirler gemi jurnaline kayıt edilmez ise geminin hiçbir tedbir almadığı kabul edilir ve sorumluluk daha büyük olur. Terlemenin hasarını azaltmak için yük altına daneç sermek ve ambarları havalandırmak alınması gereken tedbirlerdendir.
1.4 Havalandırma kuralları
Havalandırmaya karar verilmeden önce ambar içindeki hava ile dışarıdaki havanın yoğuşma noktalarını tespit etmeliyiz. Bunun için kuru ve yaş termometrelerden alınan değerler ile ya cetvellere ya da özel haritalara girilerek bu değerler tespit edilir. İçerideki ve dışarıdaki havanın yoğuşma noktaları bulunduktan sonra havalandırma için aşağıdaki kural uygulanır. a - Eğer dışarıdaki havanın yoğuşma noktası, içerideki
yoğuşma noktasından daha düşük ya da eşit ise
havalandırmaya devam edilir.
b - dışarıdaki havanın yoğuşma noktası içeridekinden daha yüksek ise havalandırma yapılmaz.
1.5 Havalandırma Şekilleri
Genel olarak üç türlü havalandırma sistemi bulunmaktadır. Bunlar:
1.5.1 Tabii havalandırma
Bu sistem eskiden inşa edilmiş gemilerde bulunmaktadır. Bu tür havalandırmada ana güverteye monte edilmiş ve yük kompartımanları ile irtibatlı manikalar kullanılır. Manikalardan bir ambarın baş tarafına diğeri ise kıç tarafa monte edilmiş olup, bunlardan biri rüzgar üstüne diğeri rüzgar altına döndürülerek, yük kompartmanları içindeki
hava sirküle edilerek değiştirilmek suretiyle havalandırma yapılır. Havalandırma yapılmayacağı zamanlar manikaların klapeleri ve kapeleleri kapatılmalıdır (Şekil-46).
şekil - 46
1.5.2 Otomatik havalandırma
Bu tür havalandırma özel soğutulmuş bölmeler için kullanılan bir sitemdir. Özel bölmenin ısısı belirli bir sıcaklığa ulaştığında sistem otomatik olarak devreye girer
1.5.3 Mekanik havalandırma
Ambarlardaki rutubet miktarını kontrol için daha gelişmiş gemilerde tabi havalandırma yerine ambarlara hava basan ya da hava emen fanlar kullanılır. Prensip olarak ambarlardaki havanın yoğuşma noktasını düşürmeyi amaçlayan bu tür havalandırma sonucunda gemi ve yük terlemesi önlenmiş olur (Şekil - 47).
Şekil - 47
1.6 Bazı Yüklerin Havalandırılması
Gemi ile taşınan yükler, kimyasal ve fiziksel reaksiyonlar sonucunda; yanma, patlama, kızışma, ıslanma, paslanma, çürüme, filizlenme, böceklenme ve kurtlanma gibi tehlikelerle karşı karşıyadır. Bu tehlikelerden kurtulmanın tek yolu ise bilinçli havalandırmadır. Bazen yanlış yapılan havalandırma tehlike ve hasar riskini daha da arttırır. Aşağıda bazı yüklerin havalandırma yöntemleri hakkında özet bilgiler verilmiştir.
Dökme Kömür Yükü : Maden kömürünün en önemli özelliği metan gazı çıkartmasıdır. Bilindiği gibi bu gaz havaya belirli bir oranda karıştığı zaman eğer bir kıvılcım ile temas ederse patlar. Kömür madenlerinde meydana gelen grizu patlaması bu tür olaylardandır. Metan gazı havadan daha hafif olduğu için, (yaklaşık yarısı kadar) serbest kaldığı
zaman ambar içinde yükselerek yükün yüzeyindeki boşlukta toplanır. Normal olarak tabii havalandırma yolu ile buradan dışarı atılır. Dökme kömür yükü ambardaki oksijen ile temas ettiği zaman için için yanma özelliğine de sahiptir. Bu yanma özelliği dolayısı ile kömür yükünün havalandırılması bazen tehlikeli olabilir. Ancak bu için için yanma özelliği kömür ocaklarından yeni çıkartılmış kömür¬lerde görülmez. Bu husus daha ziyade stoklarda çok beklemiş kömürlerde görülmektedir. Onun için maden kömürleri stoklarından örnekler alınarak tahlil yaptırılır ve taşınacak kömürün özelliği hakkında bilgi sahibi olunduktan sonra havalandırma konusuna karar verilir, için için yanan kömür yükü derinlemesine havalandırılmaz.
Tahıl Yükleri: Bu yükler uygun sıcaklık ve rutubeti bulduklarında filizlenir. Bu gibi durumlarda tahıl yükünün havalandırılması gereklidir. Ancak tahıl yüklü ambarlar, dışarıda kuru hava varsa havalandırılmalıdır. Aksine ambarda ani sıcaklık düşmeleri yoğuşmaya neden olabilir. Yoğuşma nedeni ile tahıl yüküne karışan su filizlenmeye ve yükün kızışmasına sonrada gaz çıkartmasına sebep olur. Tahıl yükünün havalandırılmasında dikkat edilmesi gereken şey içerideki hava ile dışarıdaki hava arasında sıcaklık farkının minimuma indirilmesidir.
Pirinç Yükü: Pirinç rutubetten çok etkilenen bir yük olup, rutubetlenince kızışarak koku çıkarır. Böylece aynı ambarda kokudan bozulacak yüklerinde hasar görmesine neden olur. Ayrıca pirinç yükü karbondioksit gazıda çıkartmaktadır.
Onun için pirinç yüklü ambarlar iyice havalandırılmadan içine girmemelidir.
Taze Meyve Yükü: Meyve yükü taşınırken en önemli husus ambarda sık sık sıcaklık kontrolü yapılmasıdır. Aksi takdirde çok büyük yük hasarları ile karşılaşmak her zaman mümkün olabilir. Onun için bu yüklerde havalandırmanın birinci amacı ambar içindeki ısıyı sabit tutmaktır. Sıcaklık yükler arasındaki devamlı bir hava sirkülasyonu sağlamakla kontrol altında tutulur. Bunun için hem havalandırma fanları, hemde yük yüklenirken bırakılmış olan hava kanal¬larından yararlanılır. Taze meyva taşımak için inşa edilen özel gemilerde havalandırma çok modern usullerle yapılmakta ve geminin bütün yük kompartmanlarındaki sıcaklık sabit tutulmaktadır.
09-05-2013, 03:16 PM
denizcilik öğrencisi olarak aradığım bilgi tam da buydu çok tesekkurler elinize sağlık
)
![Smile Smile](https://www.turkdenizcileri.com/images/smilies/smile.png)
15-12-2014, 04:31 PM
Paylaşım için teşekkürler. Ek fotoğrafları da görebilseydim çok güzel olacaktı.
10-07-2016, 04:21 PM
ek dosya açılmıyor....zamanı geçmiş olabilir malum konu açılalı uzun zaman olmuş ama faydalı olduğu için yenilenirse iyi olur...teşekkürler